şansını mı denemek istiyorsun? öyleyse, rastgele bir yazıyı okumaya ne dersin?

Batı karedeniz Turu- 1. Gün


Bu bayram değişik bir şey yapalım dedim ve  ani bir kararla Batı Karadeniz turuna çıktık. Hem biraz kalabalıklar Ege’ye, Akdeniz’e akarken daha sakin bir güzergaha gidelim istedim. Hem de daha serin bir hava tercihi etkili oldu bu rotada. 

İlk durağımız: Zonguldak. Hem yeşilin hem de mavinin en güzel tonlarını bir arada görebileceğiniz bu şehir, Batı Karadeniz turumuzun başlangıç noktası oldu.



devamını oku>>

Hayat Kısa


Hayatın koşuşturmasında, bazen durup nefes almak ve sahip olduklarımızın değerini bilmek zor olabiliyor. Ama işte tam da bu noktada, Mine Urgan’ın sözleri aklıma geliyor: “Ben sahip olduklarımın tadını çıkarmayı öğrendim. Hayatta hep daha fazlasını istemek yerine, elimde olanların kıymetini bilmek bana huzur veriyor.” Bu söz, bize ne kadar değerli bir hatırlatma sunuyor, değil mi?

Hepimiz zaman zaman daha fazlasını isteme tuzağına düşeriz. Daha iyi bir iş, daha büyük bir ev, daha çok para… Ama gerçekten huzuru getiren şeyler bunlar mı?  Küçük şeylerin, basit mutlulukların kıymetini bilmek, hayatı daha yaşanılır kılıyor.


devamını oku>>

Yeni Başlangıçlara Yelken Açmak

Bu aralar her şeye yeniden başlıyorum. Defalarca yeni başlangıçlar yaptım; her biri kendi içinde benzersiz ve öğretici deneyimler sundu. Yeni bir işe başlamak, başka bir ülkeye taşınmak ya da büyük bir karar almak... Bu süreçler, hem zorlukları hem de mutluluklarıyla hayatımı şekillendirdi. Aslında konu biraz belirsizlikle (başarısız olma korkusu) mücadele etmek, konfor alanından çıkmak ve kendin için en iyisini arama arayışı.


devamını oku>>

Saf Kötülüğün Kurnaz Dansı


Tolstoy'un 'İnsan Ne İle Yaşar?' eserinde belirttiği gibi, insanın kendi çıkarları uğruna sevdiklerine ihanet etmesi, iftira atması ve yalanlarla barışık bir yaşam sürmesi, aslında içsel bir çatışmanın ve karanlık bir yolculuğun başlangıcıdır. İnsan, bu çelişkilerle dolu davranışlarının sonucunda saf kötülüğün pençesine düşebilir.


devamını oku>>

Yapay Zeka: Geleceğin Enerji Paradoksu




Bugünlerde sık sık duyduğumuz, her cümlenin içinde kullandığımız “yapay zeka”, bilim insanları tarafından, yazıdan sonra insanlığın hayatını değiştirecek en büyük buluş olarak görülüyor. Çok hızlı bir şekilde de hayatımızı değiştirmeye başladı. Ve bu sadece başlangıç… Bu büyük değişim için herkes teknolojideki yenilikler ve gelecekte bizi neyin beklediği üzerine konuşurken, benim yıllar önce(2010) bloğumda yayınladığım “Çay Demlemek ya da Google Search” yazısı aklıma geldi ve işin enerji boyutunu merak ettim. Mevcut yazı sebebiyle de Nedim Kaya’ya da selam olsun buradan.


devamını oku>>

Mutlu Olma Sanatı

 






Bir Beşiktaş yenilgisinden sonra hangi konu üzerine yazılabilir ki? İçim de ki hüzün bulutlarını derin nefesler alıp üfleyerek dağıtmaya çalıştığım anda,  Filoozof Arthur bey'in yazdığı mutlu olma sanatından bir cümle geliyor aklıma ;"Mutluluk kolay değil: İçimizde bulmak zor, başka yerde bulmaksa imkânsız."

 Arthur schopenhauer kitapta mutluluk üzerine bir çok tespit yapmış ve insan hayatında ki bir çok konuya değinmiş. Her ne kadar kendisi kötümser felsefeci olarak anılsada ben çok gerçekci buldum yazdıklarını. Kitap çok ince  gözükse de oldukça doyurucu. Kitabın  adı sizi yanılgıya düşürmesin aslında kitap mutlu olmanın felsefesi üzerine.  Konular 45 tane kural üzerinden işlenmiş. 


devamını oku>>

Mutlaka İzleyin-The Platform


Yönetmen Galder Gaztelu-Urrutia'nın ilk uzun metrajlı filmi The platform, konusu itibariyle oldukça ilgi çekici Netflix imzalı bir film. Özellikle filmi izledikten sonra yorumlara baktığımda yeni bakış açıları ve karakterlelerle alakalı farklı bilgiler filmi daha ilgi çekici hale getirdi benim için. Filmin konusunu gelince. Film, dikey bir şekilde tasarlanan 333 katlı 666 mahkumun bulunduğu El Hoyo" Delik" isimli bir hapishane de geçiyor. Hristiyanlık dinince bu sayılar şeytana atfedilirmiş. Yanı şeytanın evi olarak adlandırabiliriz bu hapishaneyi. Tüm katların ortasında koca bir  delik bulunuyor. Bu delikten her gün düzenli olarak özel aşçılar tarafından hazırlanmış yemekler, yukarıdan aşağıya iniyor. Bu duruma ilk katlarda bulunanlar ziyafet çekerken alt katlardakiler  açlıkla mücadele ediyor. Kahramanımız Goreng kendi isteğiyle bu sistemin içine giriyor. Film de kanlı ve rahatsız edici sahneler bolca var.  O yüzden izlerken çocukların olmamasına dikkat edin.


devamını oku>>

 
Ziptime