Fahrenheit 451

Güzel bir distopya kitabı okumak isteyenlere tavsiye edebiliceğim, basımının 60 yılını dolduran bir klasik. Kağıdın yanma derecesinin kitaba isim olması, ön sözün kitabın oluşum hikayesi ile başlaması,  karşınıza çok farklı bir içerik  çıkacağını hissettiriyor.

George orwell'in 1984 eserine benzettim biraz. Bu kitapta da yazar kendi zamanın ötesinde ki gelişmeleri tahmin edip, gelişecek teknolojilerle birlikte insanların hayatlarının ne hale geleceğini nokta atışı ile tespit etmiş.

Kitabın ana konusu kitapların yakılması üzerine.İtfaiyeciler yangın söndürmek yerine başlatsalar ne oldurdu ?


Kitabın ana karekteri itfaiyeci Montag. Teknoloji o kadar gelişmiş ki evler ve eşyalar yanmıyor. Ve itfaiyeciler sadece kitapları yakıyorlar.  Ve bazen insanlar kitaplar için onlarla birlikte yanmayı göze alıyorlar. Montag böyle bir olayda şöyle bir cümle  kuruyor "Bir kadın kitaplar uğruna yanabiliyorsa, kitapların içinde bir şeyler olmalı..". Sonunda yakarken eğlendiği kitapların merakı Montag'ı esir alıyor. Ve hikaye bunun etrafında dönüyor.

Yazar bizi iyi planlanmış bir kurgunun içine bırakıyor. Kurguda yanmak filinden çok her istenilenin elde edildiği, kolay bir yaşamdan bahsediliyor.  İnsanların düşünmesine, sorgulamasına gerek olmayan bir hayat yaşanması isteniyor.

Sonuç olarak kitapsız bir dünyada, büyük televizyonlarla dünyayı diktatörlerin nasıl yönettiğini görünce, çok şaşırmayacağınıza eminim.  Çok tanıdık gelen bir hikaye değil mi?:_)

Kitaptan bir alıntı ile bitirmek istedim.
"Kitap yakmaktan daha kötü suçlar vardır. Bunlardan biri de kitap okumamaktır. Çünkü;"Kitaplar, aptal olduğumuzu bize hatırlatmak için var."

sağlıcakla kalın..