kalp

Bilen bilir bilmeyen de burdan öğrenebilir:_) İskender pala kitaplarını okur ve severim. Son kitabı hediye gelince bir çoşku ile başladım. Küçük dünyamızın büyük telaşlarına ara vermekten adına kitap okumaktan daha güzel ne olabilir ki?
Kitabın konusu adından da anlaşılacağı gibi Kalp. Konu kalp olunca da insan çok şey bildiğini düşünüyor bir an. Fakat kitabı okudukça farklı bakış açıları ediniyorsunuz. Felsefe, din ve anatomi ekseneninde yazar kalp ile alakalı düşüncelerini güzel cümleler  ile alıntılarla ve bazen de kıssalarla süslemiş. Özelikle gönül, aşk gibi konulara değinerek kalbin ne kadar ruhani bir öneme haiz olan organ olduğundan bahsetmiş.
Ama ne acıdır, bu kitap  roman tadında ki tüm kitaplarını okuyan "benim için"  olmamış. İlk defa yazarın bir kitabını sıkılarak okudum.  Zaten içerikte bir hikaye üzerine değilde tespitler üzerine olunca, tespitler ne kadar iyi olursa olsun okurken sıktı. Kısacası her hikaye mutlu sonla bitecek diye bir kanun yok:_). Daha sonraki kitapları heyecanla bekliyor olacağım ve kalbimi ferah tutacağım:_)

”Kalbe göre aklımız,ruhumuz,canımız veya nefsimiz sıfır numara gözlük gibidir.

- Kalp hangisini takarsa baktığı nesneyi, olayı, hissi,  düşünceyi öyle görür.

- Önemli olan kalbin bakmasını bilecek uyanıklıkta olması, Rahmani güzelliğe yakışır hareket etmesidir.

- Çünkü BAKMA DOĞRU OLURSA GÖRME DE DOĞRU OLACAKTIR.””

“Kalbinizle konuşun, kalbinizi açın, kalbinizle görün, kalbinizle işitin, kalbinizle... kalbinizle... Çünkü bir söz kalpten geliyorsa kalbe girer, bir kalp kendini açıyorsa açık kalpler bulur, kalp gözüyle bakan elbette görür, kalbiyle işiten söylenmemiş heceleri bile duyar, kalbiyle... kalbiyle...”