Öncelikle uçuş rotası ve havayolu şirketinden bahsetmek gerekiyor. Biz ocak sonunda yola koyulmaya karar verdiğimizde 3 tane seçenek karşımızda duruyordu.
1-İstanbul- Moskova-Havana-Aeroflot
2-İstanbul-Paris-havana-Airfrance
3-İstanbul-Toronto-Havana-Türk Hava Yolları
Uçuş rotamızı belirlerken fiyat ve aktarmalar arası bekleme sürelerine baktık. En uygun rota ve fiyat moskova üzerinden aeroflot oldu. Daha sonrasında pişman olduk ama yine de kübanın güzel etkisi bunları unutturdu. Pişmanlık kısmına gelince eski uçaklar, kalitesiz hizmet, dar koltuklar ve tam Türkiye- Rusya krizinin patlak verdiği dönemin sonuna doğru gidiyor olmamız. Bütçeniz ve zaman planınız uygun olursa başka bir firma ile uçmanızı tavsiye ederim.
Uçuşu ayarladıysanız ikinci adım Küba vizesi oluyor. Uyduruktan bir kağıt parçası(Vize pasaporta basılmıyor.) veriyorlar. Ama havalimanında vizesi olmadığı için birilerini uçağa almadıklarına şahit olduk. O yüzden amman unutayım demeyin. Türkiye de taksimde bulunan WTS turizm den alınabiliyor. Vize için aşağıdaki evraklar ve 30 Euro gerekiyor.
- 6 Aydan fazla geçerli Pasaport
- 1 Adet Vesikalık Fotoğraf
- Uçak ve rezarvasyon bilgileri(Biz pek kullanmadık)
- İş yerinden konsolosluğa hitaben başvuru belgesi(vermedik)
Daha sonrasında kalacak yer ayarlamalarınızı yapmanızda fayda var. Yok ben heyecanı seviyorum diyorsanız Havana'ya indikten sonra kalacak yer bulmayı deneyebilirsiniz. Fakat bu bana karşılaştığımız bir çifti hatırlatıyor. Gelişlerinin 2. günü karşılaşmıştık. Kalacak yer ayarlamamışlar önceden sonrasında çok kötü bir casa(Ev) da kalmışlar ve kadın dönmek istiyordu.Konumuza dönecek olursak bir arkadaşımız(Göbekli Erdem) daha önce kübaya gitmişti sağolsun onun sayesinde yer ayarladık ve çok memnun kaldık.Casa nın sahibi Vladimir ve annesi bizi iyi ağırladılar ve daha sonraki casa organizasyonlarımızıda onlar yaptılar. Ayrıca Vladimir ingilizce biliyor. Bu da küba da nimet demek.
Eğer yolunuz havana ya düşerse rezarvasyon için Vladimir'nin mail adresini paylaşıyorum.
vladygraciela@gmail.com.
Gelelim giderken neler götüreceksiniz kısmına. Bloglara bakarsanız safariye çıkacak şekilde hazırlanı n diyorlar ama çok gereksiz şeylerde yazılmış durumda. Bu arada kendi notlarımın bir kısmına bakarken ilk maddeye neyi yazdığıma bakınca çok güldüm. Tuvalet kağıdı değilde bir kağıt mendil almanızda fayda var. Evler de var ama kalitesiz çok. Listede bulunan bir çok şeyi götürmedik. Normal tatile gider gibi hazırlanmanız ekstradan biraz sabun ve kalem götürmeniz yeterli olacaktır. Bunları da hediye etmek için götürüyorsunuz. Özellikle sabuna çok seviniyorlar.
Her şey hazır ve ayağınızın tozu ile Havana'ya indiniz. Öncelikle havalimanı çıkışında sağda ve solda bulunan ve önünde kuyruk bulunan Exchange lerden para bozdurmanız gerekiyor. Dolar değilde Euro ile seyahat etmeniz daha avantajlı. Konuyu dağıtmadan para olayını da basitçe açıklayayım ülkede 2 çeşit para birimi var, CUC ve Peso. CUC turistler için üretilmiş bir para birimi ve yaklaşık 1 Euro=1 CUC. Peso ise halkın kullandığı para birimi, yaklaşık 24 Peso=1 CUC. Tüm alışverişlerinizde CUC kullanmanız gerekiyor. Ama sokak satıcıları vb. yerlerde biz bunu deldik. Para koleksiyonu içinde 2 para biriminden de yanımızda getirmiş olduk.
Konumuza döncek olursak eğer rezervasyonlu bir yere gideceksiniz otobüs ve taksi seçenekleri mevcut. Biz taksi kullandık 25 cuc verdik. Taksiyi daha önceden Vladimir(Ev sahibimiz) bizim için ayarlamıştı. Bu yüzden sorunsuz bir şekilde eve ulaştık.
Başka ne yazabilirim diye düşünüyorum... Ufak ufak yararlı sayabileceğim bilgileri de ekleyip yazıyı taçlandırayım diyorum:_)
Notlarımın en altında Küba'da araba kiralamayın kısmına pek rağbet etmeyin. Kiralama şirketlerinde yeni arabalar oldukça fazla. Ama biz tüm seyahat boyunca taksi kiraladık. Çünkü yollarda tabela çok az ve yollar yer yer çok bozuk. Yerseniz:_) cesaret edemedik açıkcası!
Yine notların en altında bulunan otobüs işletmelerinden viazul ile seyahat ettik ve oldukça memnun kaldık. Kalabalık iseniz(Örnk: 4-5 kişi) taksi veya araç kiralamanız daha mantıklı olacaktır.
Küba'ya gittiniz yanınızda anılarınız dışında puro ile dönmeniz şart gibi. Puro normal tütün mağazalarında ve de kooperatiflerde merdiven altı satılıyor. Bandrollü almanız gerekli ve ülkeden çıkışta kontrol ediyorlar diye bir çok yerde yazmasına rağmen hiçbir kontrole uğramadan Cohiba larla terk ettik ülkeyi. Benim gibi hiç sigara içmemiş biriyseniz nasıl kafa yaptığını anlatamam. Puro uzmanı değilseniz birkaç araştırmadan sonra çok önemli bir kaç marka olduğunu bu puroların tezgaha gelene kadar 1.5-2 yıl zaman geçtiğini falan öğreniyorsunuz. Gelelim aldığımız puroların hikayesine.
Puro uzmanımız Önder bey bir çok lokasyonda puro denedi. Ama çoğu çakmaydı bence:_) Daha sonrasında Havana'da aylak aylak dolaşırken carlos ile karşılaştık. Tam bir Türk dostu. Kim sevdirdiyse allah razı olsun:_) Fayton ile bizi bir kooperatifte çalışan bir arkadaşının evine götürdü mağazadan test etmek için aldığımız ve fiyatı yüksek olan Cohiba lardan bandrollü olarak çok ucuza almamızı sağladı.
Son olarak insanlara gelince hiçbir olumsuz anımız olmadı. İnsanlar gördüğünüz yoksulluğa rağmen neden ve nasıl bu kadar mutlu gözüküyor onu da anlamadık. Yardımsever ve güleryüzlü bir toplum içinde tatil yapmak çok keyifliydi.
Unuttuğum bir şeyler mutlaka vardır. Merak ettiğiniz konular varsa yazarsanız cevaplamaya çalışırım.
Bir dahaki yazıda gezilecek yerlere ait kendi deneyimlerimizi aktarmaya çalışacağım. Umarım...
Sürç-i lisan ettiysek affola...